‘bütün dilleri bilir aşk... nasıl bilmesin’
Bir kâğıt su içinde, mis ve misk
ağzın ve öpüşlerin. Kâğıt: zamanın ilk hali
Sevincin olduğu yerde korkunun denizi
Küçük deniz, içdeniz. Kâğıt: suyun dibi
Öğrenebildiğim, gitmek ve dönmek, kendinden başlayacak
kesilmiş dil, koparılmış cümle. Kâğıt: kanayan akşam, solan gül
Yalnız pencereler açılmıyor içeriye, oysa iki yolu var her şeyin
İlki şey. İkincisi hiç. Kâgıt: yaşıyor olmak hem gerçek, giz
Irmak ve yüz herhangi bir haritadan akıyor kuşlara; evsiz kuşlar
yanıma gelince kanatları kalbim. Kâğıt: bütün cümlesi sesin ve sadanın
Dünyayı seyretmek geldiğin yerden, uçurumun kenarında, uç!
bir not olmak hiç başlamadığın kâğıda. Kâğıt: aşka inanıyor
maddesi yoktur aşkın
Aydın Şimşek
0 yorum:
Yorum Gönder